AYDINLIK GEBZE
  Ayasofyada dilenir. Emete Gözügüzelli
 

Ayasofya’da dilenir, Sultanahmet’te zekat verir!

 
ein Bild

Emete GÖZÜGÜZELLİ

 

      Dün olduğu gibi bugün de AKEL Genel Sekreteri ve Rum Meclis Başkanı Dimitris Hristofyas “Vatanımızı Türk işgalinden kurtarıncaya kadar siperlerimizde kalmaya devam edeceğiz” beyanatını açıkladı. Neymiş efendim? “kuzey işgal altındaymış ve bundan kurtulmak için silahlanmak da hak, Kıbrıs Cumhuriyetini korumak da!”.  Bunun için, Türklerle masaya oturmak da fayda sağlamayacağı açıkça ortada. Şu Hristofyas ki 2008 Rum Başkanlık seçimlerini kazanır ise adada “çözüm” olacak diye “umut” edilen adaylardan biri.

       Peki  Kıbrıs anlaşmazlığının eksenini “işgal” meselesi olarak devamla dile getiren AKEL ve onların KKTC’deki “kardeş” partisi CTP farklı bir eksende mi? Yani bu konuda örtüşüyorlar mı? Gerçekte biri de diğeri de KKTC Devletine inanmadıklarını ve amaçlarının birleşik Kıbrıs olduğunu açıkça ifade ediyorlar. Her ikisi de milli marşları gibi kurultaylarında “çav bella- yurdum işgal altında”(!) dinletisini tercih edebiliyorlar. Her ikisi de “yoldaş” olmaktan mutlular ve “ortak vatan, tek halk, tek vatan” için mücadele hedeflerinden vazgeçmediler.

       Şu sıralarda neler oluyor? Yine Rumlar adada Türk askerine karşı bir girişim başlattılar. Malum şimdi Tasos-Talat görüşmesi bekleniyor ya, onun öncesinde yeni bir girişim bu! Peki ne mi?  

    ABD Kongresinin alt kanadı Temsilciler Meclisine Rum ve Yunan lobisinin girişimiyle, Türk askerinin Kıbrıs\'tan çekilmesini talep eden iki tasarı sunuldu. Tasarı şu gerekçeye dayanıyor;

“23 Nisan 2003\'te geçişlere açılan sınır kapılarında bugüne kadar 13 milyon karşılıklı geçiş olmasına karşın hiçbir olay yaşanmadı. Bu nedenle Türk askerinin Adadaki varlık nedeni ortadan kalktı.”

       Amerikalılar öyle görülüyor ki adadaki Türk askerine karşı yeni girişimlere hazırlanıyorlar ve bu da arka kapılarda ele alınacak konular başında geliyor. Bir kere CB Talat’ın işi zor! Papadoulos’u bu noktada ikna etmeye çalışması olmazsa olmaz ilkelerden. Çünkü TSK ile oyun olamayacağını herkesten fazla biliyor. Peki ne olacak? Özlü konulardan biri olarak nitelendirilmeye çalışılan Türk askeri adadan çekilmesi için görüşmelerde “pazarlık” edilecek mi? Tasos askeri çekin diyecek, Talat bir anlaşmaya gidelim sonra, şimdi bu iş zor diyecek, yada demek zorunda  

        Ahval bu durumda ise, şu akla gelebilir; Rumlar bizi sadece Türk askeri konusunda mı sıkıştırmaya çalışıyor? Şüphesiz ki hayır. Şimdi Rumlar AB nezdinde KKTC’de ki “eski ibadet yerlerinin bakımsızlığı ve ayin yapamadıkları” gerekçesi ile yeni girişimlere hazırlanıyorlar. İşte size alın yeni bir konu daha!

     Lakin daha geçen hafta, Kıbrıs Rum kesiminin Vatikan nezdindeki temsilciliği, Türkiye\'nin Kuzey Kıbrıs\'ta Hristiyanların din özgürlüğünü tehdit ettiğini öne sürdü. Öte yandan da,Kıbrıs’ta 1974’teki darbeci Nikos Sampson’un bakanlığını yapan sonra Avrupa Parlamentosu milletvekilliğine seçilen Panayiotis Dimitriyu verdiği bir soru önergesinde, Türklerin Kuzey Kıbrıs’ta 520 tapınağı disko, restoran, ahır ya da silah deposuna çevirdiğini, 15 bin kutsal ikonu ise dünya sanat piyasasına kaçak yoldan sattığını ileri sürdü.
    Vay vay vayy, yalan, yalan, yalan, deveyi yuttu yılan! derim ben bu iddialara. Zira, şimdi Rumlar AB’nin verdiği mali yardımda Avrupa Komisyonu’nun Türkiye’yi kuzey Kıbrıs’taki kiliseleri restore etmeye razı etmek için girişimlere başlayacağı diplomatik çevrelerce belirtiliyormuş. En azından Rumlar AP’da bunun lobisine başladılar bile.

         Hristiyan dünyasının birliği olan AB’den her fırsatta medet uman iktidar güçlerimizin KKTC’de ki “ayin ve ibadet etme, restorasyon” girişimlerine bakışı nasıl? Biz elimizden geleni yapıyor, kendi bütçemizle ibadet yerlerini restore zaten yapıyoruz diyorlar. Peki güney’de ibadet yerlerimiz ne vaziyette? Hala Sultan Tekkesinin bile içine girilemeyecek şekilde toz ve pislikten geçilemez vaziyette. Camilerimiz, Osmanlı’dan kalma tarihi eserlerimizin hepsi talan edilmiş, yıkılmış durumda. E nerde benim kültürel mirasımın haklarını savunacak bir iktidar?

       Bakınız Yunanistan’da daha çok kısa bir zaman önce ne yapma kararı aldılar? Biliyorsunuz ki Atina’da halen Türklere yani “Müslümanlaşmış Yunanlılar”a cami yapma tartışmaları sürerken, Avrupa Birliği fonlarıyla Rodos’ta Osmanlı döneminden kalma tarihi Muradiye Camii’nin Avrupa Birliği fonları ile restore edilerek kiliseye dönüştürülmeye çalışıldığı ortaya çıktı. Üstelik  Rodos Adası Rodini bölgesinde Mela Paulou ve Riga Fereou caddelerinin kesiştiği noktada bulunan Muradiye Camii’nin “Kıbrıs Evi” adıyla kilise olarak hizmet vermesi amacıyla kiliseye dönüştürülmeye başlandığı haberi alındı.

Evet yanlış duymadınız AB fonları ile bunlar gerçekleşiyor. Ve Muradiye Camisi kilise haline dönüştürülürken adı da Kıbrıs evi olacak! Gördünüz mü taa Rodoplar’da Kıbrıs hayali içerisindeler. Pardon bu noktada şunu sorayım; “Enosis” hayali Elenler için sona mı ermişti?...

Bir kere, camilerimiz kiliseye dönüştürülmesi olayı şaka değil, güneyde birçok şehitliklerimizin, mezarlıklarımızın  tahrip ve talan edilmesi, üzerlerinden yol geçirilmesi, istimlak edilmeleri de şaka değil! Peki bu olanlar hangi kültürel mirasa sahip çıkan mantık ile örtüşüyor? Hele hele bu işi “kültürel miras” koruyuculuğu üstlenecek diyen AB tarafından yapılıyorsa(!)

Ama bizim iktidar güçlerimiz sadece Rum “malları, hakları, kültürel yerleri” için yapılan her girişime boyun eğiyorlar, sonda da biz Kıbrıs Türkü’nün “haklarını koruyoruz” diyorlar! Sormak lazım hangi haklarımızı? Kurduğunuz mal tazmin komisyonu ile Rum “kardeşlerinizin eski mülklerini” onlara iade ederek mi? Yoksa Güney’de kalan mülklerimizin, ırkçılığa maruz kalanlarımızın, tahrip edilen eserlerimizin hesabını sorma içeriği olmayan bir komisyon ile mi bunu yapıyorsunuz?

Nedense bir batılı Hristiyan yada Rum oldu mu önünüzü ilikliyor, bir Müslüman yada Türk önünüze geldi mi burun kıvırmasını bilebiliyorsunuz. Tıpkı AB gibisiniz. O halde, bu iş Ayasoyfa’da (AB yolunda) dilenciliğe benzeyip sonra da bu milletin karşısında zekat vermeye benzemez mi? 

18.ağustos.2007 

10:19

 

 
 
  Bugün 18 ziyaretçikişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol